ANKARA (İGFA) –6 Şubat 2023 tarihinde bilhassa Adıyaman, Malatya, Kahramanmaraş ve Hatay’da büyük can ve mal kaybı yaşanmasına neden olan sarsıntıda aile doktorları ve aile sıhhati çalışanları da maddi manevi kayıplar yaşadı.
Ailelerini, arkadaşlarını, eş ve çocuklarını, meskenlerini ve işyerlerini kaybetmiş olmasına karşın, mesleksel sorumluluklarını yerine getirmeye çalışan aile tabipleri ve aile sıhhati çalışanları ortadan geçen 13 ayda çalışma ve ömür şartlarının güzelleştirilmesini bekledi lakin olmadı.
Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Lideri Dr. Derya Mengücük deprem bölgesinde tüm yokluklara ve kısıtlı imkanlara karşın sıhhat hizmetini aksatmayan ve hala fiziki hijyenik şartları uygun olmayan binalarda çalışmasını sürdüren aile tabipleri ve aile sıhhati çalışanlarının şartlarının Bakanlık tarafından göz gerisi edildiğini söyledi.
Dr. Derya Mengücük “Sanki her şey düzeltilmiş ve eski olağan kaidelere dönülmüş üzere aile doktorları ve aile sıhhati çalışanları performanstan sorumlu tutuluyor. Üst üste kontroller yapılarak sabırları sınanıyor. Depremzede olan aile doktorları ve aile sıhhati çalışanlarının çalışma ortamları sıkıntıları çözülmeden, hiç sarsıntı olmamışçasına performansa tabi tutulmaları ve ellerinde olmayan olağandışı sebeplerden kaynaklı olmasına karşın fiyatlarından kesinti yapılması akıl ve vicdan mahrumu bir tutumdur” tenkidinde bulundu.
SU BASAN KONTEYNERLERDE HİZMET VERİLİYOR
Dr. Derya Mengücük depremzede sağlıkçılara bu yapılanın bir zulüm olduğunu belirterek, “Her birinin tıpkı vakitte depremzede olduğu unutulmadan, aylardır süregelen ruhsal travmaları göz arkası edilmeden yardımcı ve dayanak olunması gerekirken adeta zülüm ediliyor. Su basan, su akıtan, rutubetli, inançsız konteynerlerde, sıhhat hizmetinin gerektirdiği şartlar sağlanmadan çalışmalarına karşın, bu meseleleri çözmeye yönelik gayret ve dayanak sarf edilmesi gerekirken, tek yapılan maaşlardan yarı yarıya varan ölçüde kesinti yapmak oldu. Kaideleri nasıl güzelleştirebiliriz diye uğraşmaları ve dolaşmaları gerekirken üst üste kontroller yapılıyor. Bu utanç verici durumu insani ve vicdani bir tavır olarak yorumlamak mümkün değil. Bu yalnızca berbat niyet olabilir.” dedi.
Depremzede aile doktorlarına takviye ödemeleri tavandan yapılması gerektiğini belirten Mengücük, taleplerinin en az 18 ay mühlet ile nüfus, dayanak, teşvik, cari ödemelerinin en yüksek tavandan yapılması olduğunu söz ederek, “Bakanlık bunu 12 ay müddetle zelzele öncesi en son maaşı sabitlemek formunda güç yapabildi ki bu da ayrıyeten haksızlıklara neden oldu. Son yaşanılan durum ve ortamlara bakınca biz talebimizi, bilhassa en ağır yıkımın yaşandığı bu vilayetlerde bu ödemelerin, eski olağan ömür ve çalışma şartları sağlanıncaya kadar süresiz olması biçiminde yineliyoruz. Bu mühlet, Sıhhat Bakanlığının oradaki çalışanlarına sağlayacağı uygun koşullar için ne kadar bekleyeceğine bağlıdır. 5 yıl ya da 10 yıl sürecekse de bunun tüm yükünü çalışanlarına yükleyemez. Kendi sorumluluğunu üstlenerek bu mağduriyeti de üstlenmek zorundadır” diye konuştu.
Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Lideri Dr. Derya Mengücük Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya için insani, vicdani ve çalışan hakları açısından tahlil sunuluncaya kadar sürecin takipçisi olacaklarını açıkladı.